4 film biri kısa

Gerçi bu filmleri diğer blogumda yazmıştım. Fakat topluca buraya da almak istedim bu postayı. Bugün cuma ve haftasonu için bu filmler benim size önerim olsun.

1) The Darjeeling limited

Wes Anderson'u tanımayanlar için Rushmore diyorum. Ya da The Royal Tenenbaums veya benim favorim The Life Aquatic with Steve Zissou. Geçenlerde The Darjeeling Limited DVD'sini tamamen şuursuzca, bilmeden aldım eve geldim filmi koydum ve o an fark ettim. Meğer Wes Anderson ve deli ekibinin yeni filmiymiş! :] Sonrasını hatırlamıyorum. Tiplere bakıp gülmekten ne konuşmaları doğru düzgün dinleyebildim ne de alt yazıları okuyabildim. İzlemelisin, sana da iyi gelecek diye tahmin ediyorum. :]
fragmanı izle

Hotel Chevalier - Kısa Film
Bu filmi izlemeden önce mutlaka Wes Anderson'un 12 dakikalık Hotel Chevalier kısa filmini izlemenizi öneririm. Zaten İstanbul Film Festivali'nde de gösterilen The Darjeeling Limited filmi öncesinde bu kısa filmi göstermişler. Ayrıca şunu da belirtmeden geçemeyeceğim; bu kısa filmi başka yerde bulmanız pek kolay değil. Burada izleme şansını kaçırmayın derim zira kısa filmi yüklediğim Vimeo'nun yöneticileri her an bunun farkına varıp bana kızabilirler ve bu filmi Vimeo'dan kaldırabilirler. :]

Kısa filmi izlemek için aşağıdaki görsele tıkla.

2) Into the wild

Pazar pazar izlenmesi nedeniyle ertesi gün nahoş ve boş bakışlarla güne başlamana neden olan, etkisini bütün gün damarlarında hissettiren film. Ertesi günün iş günü olmaması gereken gecelere ait filmlerden. Belki de inadına izlemeli. Bilemedim.
Bu arada; geçen yıllar içinde beraber büyüdüğüm, yaş aldığım, beraber olgunlaştığım Eddie gibilerine ne diyebilirim ki? Helal olsun sana Eddie!!

into the wild

3) How to cook your life

Ben küçükken, minicikken akşam yemeğinde tabağımda artık olarak bıraktığım 3-5 pirinç tanesinin üretim hikayesini bana anlatan, tek bir pirinç tanesinin kıymetini bana sabırla açıklayan, bu pirinç tanesi üzerinde kaç köylünün, çiftçinin emeği olduğunu çocuk aklıma sokarak beni ikna ederek tabağımda artık bırakmadan sofradan kalkmamı sağlayan babamı hatırladım. Sırf bu yüzden sevdim "how to cook your life"ı. Pirinç anısını anlatmam şu günlerdeki Türkiye'nin durumuna bakınca manidar oldu. Bu da ayrı konu tabii. :)
how to cook your life